Karbonmonoksit renksiz, tatsız, kokusuz, yanıcı zehirli bir gazdır. Vücuda solunum yolu ile girer ve doğrudan kana geçerek oksijen alımını engeller, zehirlenme ve ölüme neden olur. Karbonmonoksit zehirlenmeleri sıklıkla; kapalı ortamlarda açık ocaklar, bacası çekmeyen soba, şofben, bacasız gaz sobalarında yakıtın iyi yanmaması nedeniyle meydana gelir. Karbonmonoksitle meydana gelen zehirlenmelerde kısa süre içerisinde tıbbi müdahale yapılmaz ise ölümle sonuçlanabilmektedir. Özellikle soba dumanına bağlı karbonmonoksit zehirlenmeleri topluca ölümlere yol açmakta, bir aileden çok sayıda kişi hayatını kaybetmektedir.
Karbonmonoksit Zehirlenmesi Nasıl Olur?
Karbonmonoksit, solunduktan sonra akciğerler aracılığıyla kana geçer. Karbonmonoksit gazı kırmızı kan hücrelerinin içerisinde bulunan ve dokulara oksijen taşıyan hemoglobine oksijenden ortalama 200 kat daha hızlı bağlanır. Karbonmonoksitin hemoglobinle birleşmesi sonucu karboksihemoglobin (COHb) oluşur. Vücudumuzda yer alan oksijen azalarak karbonmonoksit ile yer değiştirir. Kan dokulara yeterince oksijen taşıyamaz. Kalp, beyin ve diğer organlarımız çalışamaz hale gelir, bu da ölüme neden olur.
Karbonmonoksit Zehirlenmesinin Belirtileri Nelerdir?
Karbonmonoksit zehirlenmesinde ilk belirtilerin baş ağrısı, yorgunluk hissi, mide bulantısı, baş dönmesi gibi belirtiler olması nedeni ile nezle ve grip gibi viral hastalıklarla karışabilmektedir. Bu nedenle ev ya da grup içinde bulunan diğer bireylerde de belirtilerin aynı zamanda olması karbonmonoksit zehirlenmesi yönünden önemlidir. Genellikle belirtilerin ağırlığı CO düzeyi ve maruz kalınan süre ile ilişkilidir.
Korunmak için Neler Yapmalıyız?
- Ev ve işyerlerinde doğal gaz ile kullanılan cihazların her yıl bakımları yaptırılmalıdır.
- Doğalgaz cihazlarına yeterli oksijen sağlanmalıdır. Soba yakılan odalar sık sık havalandırılmalıdır.
- Baca ve soba borusu bağlantısının uygun bir biçimde yapıldığından emin olunmalıdır. Soba kurarken fazla dirsek kullanımından kaçınılmalı, zorunlu olmadıkça dirsek kullanılmamalıdır.
- Bacalar dışarıya kaçak olmayacak şekilde bağlanmalıdır. Bacaların ve boruların temiz olduğundan, tıkalı olmadığından emin olunmalıdır.
- Sık sık baca tepmesi oluyorsa baca deliğinin uygun olup olmadığı kontrol edilmelidir. Rüzgâr yönüne göre yön değiştiren baca kapakları en uygunudur.
- Şofbenler standartlara uygun olmalı, oksijen yetersizliği olduğunda kendiliğinden sönen tipte olanlar seçilmelidir. Şofbenle ilgili bozukluklar yeterli eğitim görmüş teknik elemanlarca yapılmalıdır.
- Kapalı veya yarı kapalı garajlarda motorlu taşıtlar uzun süre çalışır durumda bırakılmamalıdır.
- Özellikle lodoslu havalarda bacalar standartlara uygun değilse soba yakılmamalı, yakılması zorunlu ise gece mutlaka söndürülmelidir.